Paşhan Yılmazel Fan Board
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Paşhan Yılmazel Fan Board




 
Kayıt OlAnasayfaLatest imagesAramaGiriş yap

 

 Pashan'la Roportaj - part 2

Aşağa gitmek 
+2
yukki
missy77y
6 posters
YazarMesaj
missy77y
Üye
Üye
missy77y


Kadın Mesaj Sayısı : 13
Nerden : hollanda
Kayıt tarihi : 20/04/08

Pashan'la Roportaj - part 2 Empty
MesajKonu: Pashan'la Roportaj - part 2   Pashan'la Roportaj - part 2 Icon_minitimePaz Nis. 20, 2008 5:50 pm

Ev Hayatı

B.C: Ev hayatından bahsedelim.

P.Y: Özellikle tepki geliyor, "Ünlü oldun, yakışıklısın. Seni niye gece hayatında göremiyoruz? Yakalayamıyoruz?" diye. Bizim Show Tv ile Televole aynı ekip ya. Ben acayip evcil bir adamım.

B.C: Nerede oturuyorsun?

P.Y. Zeytinburnu'nda oturuyorum. Ailemle yaşıyorum. Ben evde vakit geçirirken zevkten ölecek bir insanım. Bizim evde ikili bir koltuk vardır. Beklerim annem yokken... (gülüşmeler) Koltuğa uzanıp zap yapmayı ya da odama gidip Play Station oynamak benim hayatımın en büyük zevkleridir.

B.C: En sevdiğin oyun?

P.Y: Tabi ki Winning Eleven! 7 yıldır oynuyorum. Çok iyi oynarım. Winning Eleven manyağıyım! Hiç sıkılmam sabaha kadar oynarım.

B.C: Boş vakitlerinde neler yapıyorsun?

P.Y: Hiç boş vaktim olmuyor. Haftanın yedi günü çalışıyoruz. Sinemaya kaçıyorum boş vaktim olursa hemen. Halı sahaya gidiyoruz top oynamaya fırsat olursa.
B.C: El becerin var mı?

P.Y: Teknolojiye karşı duyarlı bir insandım ben çocukluğumdan beri. Anten, uydu, tv kabloları. Cine5'i beş aileye dağıtmışımdır mesela. O zaman kaçak dönemiydi yazmayın bunu. Aaa yazın o dönem bitti! (gülüşmeler) Mesela o zaman bir Cine5 kutusu vardı -çok küçüğüm o zamanlar- elektrikçi geldi, "Hayatta dağıtamayız, text girişi var. Bunu dağıtamayız." dediler. Yaş 10-11. Ben takıyorum kartı kablolarla uğraşıyorum. "Oğlum bırak yapamazmışsın!" diyorlar; ben "Yaparım!" diyorum. Yemin ediyorum; alt kata verdim, bizim kahveye verdim, teyzeme verdim, anneanneme verdim ve benim küçük odaya bile verdim. Bıraksalar mahalleye dağıtırdım. Play Station'ın iki tane kumandası vardı; bir tanesinin tuşu bozulmuştu. İkisini birbirine bağlayıp tek kumanda yaptım. Teknolojik aletlere inanılmaz duyarlılığım vardır. İmkansızlıklardan dolayı insan yapıyor. "Aman gider yenisi alırım, ne uğraşacağım!" dersen yapamazsın. (gülüşmeler)

B.C: Sana ilham veren söz var mı?

P.Y: Ayrıntılar kaliteyi oluşturur. Just do it, yani sadece yap.

B.C: Kitap okur musun? En son okuduğun kitap?

P.Y: Okurum. Konservatuardayken deli gibi kitap okurdum. Ama hala okurum. Sunay Akın’ı çok seviyorum. Çok sevdiğim bir yazar ve şair. Hemen hemen bütün kitaplarını okumuşumdur. Harry Potter serisinin hepsini okumuşumdur. Hastasıydım! Deli gibi okumuşumdur. En son okuduğum kitap, yine Sunay Akın’nın "Kırdığımız Oyuncaklar"dı sanırım; adını tam hatırlayamıyorum.

B.C: Kitaplığında dönüp dönüp okuduğun kitap var mı?

P.Y: Tabi ki! Sunay Akın’nın Kız Kulesi’ndeki Kızılderili inanılmaz, inanılmaz bir kitaptır. Roman okuyamam ama böyle küçük hikayeler okumayı çok severim. Ben de küçük hikayeler yazıyorum. Genelde sevdiğim kızlara yazarım ama çok azdır. O küçük hikayeleri birleştirip bir kitap çıkarmak isterim.

B.C: Evde vazgeçemediğin bir eşya? İkili koltuktan başka?

P.Y: Evet ya. Yastıklarım... Beyaz pijamam var; vazgeçilmez. Bayılırım onu giymeye.

B.C: Penye mi?

P.Y: Evet, penye. 22 yıldır onu giyiyorum ya. Annem diyor ki: "Para çok, almıyorsun!" Seviyorum eski şeyleri, çok seviyorum. Antikalar falan değil. Eski tişörtler gibi. Daha rahat oluyor. Yeni şeyler batar bana. Vazgeçemediğim de o eski pijamamdır.

B.C: Yemek yapabiliyor musun?

P.Y: Çok güzel yapamam. Annem çok güzel yapar. Herkesin annesi güzel yemek yapar ama benim annemin yaptığı yemekleri çok seviyorum. Hemen tat farklılığını anlıyorum. Eline sağlık anneciğim. Kız arkadaşlarımın bana yemek yapması çok hoşuma gidiyor. Çünkü o bir değerdir, herkesle öpüşürsünüz, dolaşırsınız, sevişirsiniz ama yemek yapması farklıdır.

B.C: Ya yemek yapmasını bilmiyorsa?

P.Y: Öğrensin annesinden onlar da. Bir Türk kızı da yemek yapmayı bilmiyorsa, ben gideyim Hollandalı kızlara başımı vereyim.

B.C: Ne tarz yemeklerden hoşlanıyorsun?

P.Y: Genelde sulu yemeklerden hoşlanıyorum. Ekmeği bandırarak falan. Avrupa'dan nefret ediyorsun mesela herşey hazır. Bir restorana gidiyorsun, adam çıkartıyor derin dondurucudan birşeyler. Ama bizde öyle değil. Sulu yemek olduğu zaman güzel oluyor. Anneanneme giderim. Ramazan'da nohutlu pilav ve komposto yapar. Bu tarz şeyleri seviyorum. Bizim mutafağımız geniş. Biz Batı Trakyalıyız. Anneannem Siirtlidir, babaannem Ermeni’dir.

B.C: Evde yalnız kalınca?

P.Y: Annem %100 bırakıyor. Ya da dışarda çıkar yerim. Dürüm falan yaparlar ya, leş gibidir... Hastasıyım! Biliyorum pis olduklarını ama hoşuma gidiyor.

Aşk Hayatı

B.C: Yakışıklı mısın?

P.Y: Değilim. Gerçekten değilim.

B.C: Aynaya baktığında hiç mi haz almıyorsun? Sence nasılsın?

P.Y: Haz alıyorum ama yakışıklı değilim. Bana mailler geliyor yakışıklısın diye. Yalan! Değilim! Bence yakışıklı Brad Pitt. Benim dışarıya karşı enerjim güzel, gülümsüyorum. Bu güzel geliyor insanlara.

P.Y: Yakışıklı mıyım sence?

B.C: Evet.

P.Y: Sağol. (gülüşmeler) Neyse bağlayamadım. Genelde sıcak bir insan olduğum için yakışıklı görünüyorum.

B.C: Bu soru daha bomba. Çapkın mısın?

P.Y: Değilim. Hiç alakam yok.

B.C: Dışarıdan fırlama gözüküyorsun. Utangaç mısın?

P.Y: Ne diyorsunuz. Ben çok utangaçımdır. Hayatımda hiçbir kıza teklif edememişimdir.

B.C: Hep araya birileri mi girmiştir?

P.Y: Ya birisi girmiştir ya da kız girmiştir. Mesela bir kız arkadaşım vardı konservatuarda; kız da güzeldi şimdi allah için. Sonra ortak bir sempozyum vardı arkadaş olduk. O bana yazıyor ben ona bakıyorum falan, sonra bana "Seni dört ay boyunca kestim de sen anlamadın ya, harbi öküzsün!" dedi. Dedim "Nerden anlayayım?"... "Adını elli defa yanlış söyledim. Sırf anla diye!" dedi. Anlamadım yani... Ben öyle bir adamım. Ben hayatta gidip de, şu kızı keseyim diyemiyorum. Gerçekten bir kadın beni istiyorsa alır. Cesaret edip gelip bana açılsa kesinlikle beni alır. Çok hoşuma gider, düşünsene cesaret ediyor, beni istiyor ve önem veriyor bana.
B.C: Aşık olunca çılgınlık yapabilecek bir tiptesin sanki sen.

P.Y: Ya ne diyorsunuz yaa.. Kendimde en nefret ettiğim şey: Çok duygusalım. Değiştirmek istediğim birşey olsa şu duygusallığımı almalarını isterdim. Çok kötü birşey. Çünkü çok duygusal olduğunuz zaman, çok üzülüyorsunuz. O yüzden biraz aşka soğuk duruyorum. Aşık olmayı sevmiyorum, çok ender olmuşumdur. Olduğum zaman da çok canım yanmıştır. Çok değer veriyorum. Klasik Türk erkeği gibi olmak isterdim aslında. Olmuyor, yapamıyorum. Ya birşey hissediyorum kıza karşı; hissettiğim zaman da kayış kopmuş oluyor bende zaten. Hayatımda birisi varsa ikinci alternatif bir kişiyi düşünemem. Ayrılmışsam kayış tamamen kopup gidiyor. Bütün dünyam o kız oluyor, aldatamam. Evleneceğim, hayatım, dünyam o oluyor o zaman. Kadınlarda da şu var. Kadınlar sizi çok seviyor; sizden daha çok seviyor ama her zaman bir B planları var. O yüzden de pek hoşlanmıyorum, bir güvensizlik de oluyor. Aşıktan da kaçıyorum çünkü aşık olunca ona hayatının en güzel günlerini yaşatmak istiyorum. "Öl!" dese ölürüm, "Ölelim aşkım!" dese "Hadi ölelim." derim. Duygusallığım olmasa çok çapkın olurdum. Sarışınlara özel bir ilgim var. Çünkü sarışınların bir albenisi oluyor. Hele de çok güzelse. Esmerlerde de hani kıvırcık durumu var ya, ona da hasta oluyorum. Mesela şurda bir kız otursa yüz saat baksa kalkıp birşey yapamam. Çok utangacım, o gelip birşeyler demeli.

B.C: Aslında bütün kızların hayali böyle utangaç erkeklerdir?

P.Y: Yok ya öyle birşey. Erkek öyle mi olur ya. Daha bir Kadir İnanır gibi olur. Ben tam bir dökme gurbetçiyim ya. (gülüşmeler)

B.C: Dökme nasıl oluyor?

P.Y: Böyle işte bir türlü star havasına bürünememek.

B.C: Şu anda bir ilişkin var mı?

P.Y: Şu anda bir ilişkim yok. En son tanıdığınız biri oldu ismini vermeye gerek yok. Çok da mutluyum şu anda olmadığı için. İşler yoğun, işlere önem vermek gerekiyor. Sevgilim olunca çok fazla düşünemiyorum, spastiğe bağlıyorum.

B.C: İlk görüşte aşık olduğun ya da ilginç ilişkilerin oldu mu? Mesela ilk kez yolda gördün sonra sinemada da gördün...

P.Y: Var, olmaz mı ya... Var adı İldeniz idi. Ben orta ikiye gidiyordum. Bursa’da tanıştık. Aşık olduğum kızlardan biridir İldeniz. Kıvırcık saçlı esmerdi ve inanılmaz... Benim kadını beğenme tarzım Azra Akın. O şekerliğine ölürüm kızların. İstanbul'a geldiğimde telefonlaştık ama görüşemedik. Ondan sonra benim lise dönemlerin başladı sonra bir türlü haberleşemedik. İldeniz benim için çok önemli bir insandır. 10 yılı geçkin görmedim. Şimdi görsem tanır mıyım bilmiyorum. Ama ben gözlüklü ve gerizekalıydım.

B.C: Bir de cadde aşkı vardır, sokakta görüp aşık olduğun?

P.Y: Sıklıkla oluyor. Bazen "Ah durdursaydım, konuşsaydım!" diyorum. Bir örnek yok aklımda ama oluyor bazen.

B.C: "İşte o an bittiğim andır!" dediğin durum oldu mu?

P.Y: Hımmm. Evet var.

B.C: Şeytan şeytan bakıyorsun.

P.Y: Kız arkadaşımla barışma sürecindeydim. Harbiden bittiğim andı, çok şaşırmıştım. Kız arkadaşımla akşam yemek yedik falan. Tuvalete gitmek için sanırım, bir ara telefonu yanında bıraktım. Aslında hiç telefonuma bakmaz. Neyse, benim çok sevdiğim bir dostum, bir kız arkadaşımın bana attığı mesajlar duruyordu işte. Kız yabancı. Türkçeyi nasıl kullansın? Samimi bir şekilde "küçük prensim" falan yazmış. Kız arkadaşımın okuduğunu farkettim çok kötü oldum. O an fotosentez mi yapıyorum, nasıl nefes alıyorum anlamadım. O an bittiğim andı; kaldım öyle.

B.C: Sonra ne oldu?

P.Y: Gitti yaa. Bitti üzücüydü. Kurban olayım kimsenin başına gelmiyor mu ya?...(gülüşmeler)

B.C: Ne kadar oldu?

P.Y: Yeni bitti. Yedi ay oldu, sıcak yani.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
yukki
Üye
Üye
yukki


Mesaj Sayısı : 75
Kayıt tarihi : 20/04/08

Pashan'la Roportaj - part 2 Empty
MesajKonu: Geri: Pashan'la Roportaj - part 2   Pashan'la Roportaj - part 2 Icon_minitimePaz Nis. 20, 2008 6:50 pm

saol...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
mery42
Üye
Üye
mery42


Kadın Mesaj Sayısı : 26
Nerden : almanyadan...:)konyaliyim:)
Meslek : staj
Hobi : muzik/chat/forumlar:)
Kayıt tarihi : 20/04/08

Pashan'la Roportaj - part 2 Empty
MesajKonu: Geri: Pashan'la Roportaj - part 2   Pashan'la Roportaj - part 2 Icon_minitimePaz Nis. 20, 2008 8:02 pm

just do itt Mutlu palyasim icin saol cnaim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
HaykoCu
Moderatör
Moderatör
HaykoCu


Kadın Mesaj Sayısı : 212
Nerden : kara delik
Meslek : öğrenci
Hobi : hayko dinlemek
Kayıt tarihi : 20/04/08

Pashan'la Roportaj - part 2 Empty
MesajKonu: Geri: Pashan'la Roportaj - part 2   Pashan'la Roportaj - part 2 Icon_minitimePaz Nis. 20, 2008 9:54 pm

cok saol utangaç olduğunu bilmiyodum Wink

örenmiş oldum
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
paşhancı
Katılımcı Üye
Katılımcı Üye
paşhancı


Kadın Mesaj Sayısı : 239
Nerden : istanbul
Meslek : öğrenci
Hobi : müzik
Kayıt tarihi : 05/05/08

Pashan'la Roportaj - part 2 Empty
MesajKonu: Geri: Pashan'la Roportaj - part 2   Pashan'la Roportaj - part 2 Icon_minitimePtsi Mayıs 05, 2008 1:31 pm

cnm bnm ya!!!!!

paylşım için teşkrler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
çArEsİz AşıK
Moderatör
Moderatör
çArEsİz AşıK


Kadın Mesaj Sayısı : 220
Nerden : PaŞhAnIn YanINdan:D:D
Meslek : mimarlık
Hobi : müzik
Kayıt tarihi : 12/05/08

Pashan'la Roportaj - part 2 Empty
MesajKonu: Geri: Pashan'la Roportaj - part 2   Pashan'la Roportaj - part 2 Icon_minitimePtsi Mayıs 12, 2008 2:26 am

sağol cnm
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Pashan'la Roportaj - part 2
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Pashan'la Roportaj - part 3
» Pashan'la Roportaj - part 4
» Pashan'la Roportaj - part 1

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paşhan Yılmazel Fan Board :: Paşhan Yılmazel Bölümü :: Haberler-
Buraya geçin: